Yeni evlenmiş çiftin vaat edici balayı uzak adada bir kabus gibi katliamına dönüştü. Bu ilk sahne sizi dokunduysa, demek ki hikayenin tamamını öğrenmeye değerdir. Yeni evlenmiş John ile Natalie balayına gitmeye karar vermişler. Uzaktaki bir adayı seçmisler. Çok heyecanlıdır: romantik hava ve güzel okyanus. Hiç bir şey çiftin tatilini bozmayacak gibi. Ama yanılıyorlardı. Cennet gibi zaman geçrimeleri baştan bozulmuştu. Uykudan kalkan Natalie kocasını otel odasında bulamıyor. Masada bir not vardı. Bu nota göre John dışarıdan gelen bir sesin ne olduğunu öğrenmek için çıkmış. Kocasız geçen her an Natalie’nin iyimserliğini gittikçe bertaraf ediyordu. Sonunda Natalie kontrolünü kaybederek dışarı koşarak çıkıyor. Gördüğü şey onu şaşırtmış! Sokakta toplanmış insanlar vardı ve John da onların arasındaydı! Ama onlara yaklaşmamaya çalışmış, çünkü tehlikeli görünüyorlardı. Sanki sadece akan yağmur onları saldırmaktan tutuyordu. Oyun bu şekilde başlıyor. Seçilecek üç değişik zorluk modu var: Gündelik, Gelişmiş ve Zor. Ödüller sistemi de mevcuttur. Ana menüde yer alıyor. Siz Natalie rolünde oynayacaksınız. Beraberce salgına uğramış adada hayatta kalmaya çalışacak, bu birden gelişmiş salgının kaynağını öğrenmeniz ve John’u iyileştirerek evliliğini kurtarmanız lazım. Deneyimli maceraperestler için bir park gezisi gibidir. Burada yardımınız için haritanı haricinde herşey var. Onun yerinde yön gösteren ipucular var. Ayrıca kimi kullanıslı bilgileri elde etmek için derginizi kullanabilirsiniz. Bu özelliklerin ne kadar interaktif haritadan iyi oldukların kararı size kalmış. Yine de, oynamanın tamamı yavaş ve tam kelimeyle sıkıcıdır. Çok yazık! Çağdaş Saklı Nesne Bulmaca Macera oyunu için inanılmaz bir şeydir. Neşelenin: daha da kötüsü ileride. Nesnelerin isimleri yanlış yazılmış bir sürü saklı nesneleri var. Örneğin, hangi kainatta ‘Dall’ kelimesi ‘Dergi’ için kullanılıyor? Bulmaca kısmı da geniş bir şekilde sunulmuş. Bu bilmecelerle zekanızı sınayamazsınız - çoğu gördüğümüzün en basit ve kolaylarıdır. Bu oyunun aksaklıkları bitmeyecek gibi.

Oyunun görsel ve işitsel yönleri de tam bir hayal kırıklığıdır. Grafikler son derece cağdışıdırlar. Keyifi tamamen bozuyor. Ama seslendirmeler Island of Death: Demons and Despair oyunu bozacak son özelliğidir. Seslendirmeler hakkında söylenecek iki şey var: uyumsuz ve cansız.

Sonuç olarak ne diyebiliriz? Maalesef, Island of Death: Demons and Despair oyunu yılın en berbat oyunların arasına girme şansına sahiptir. Oyunun güzel hikayesi bile onu kurtaramaz. Sanki üreticiler Demons and Despair oyununu yaratarak can katmayı unutmuşlar. Umarız ki DominiGames bunu atlayarak sonraki sefer daha iyi bir şeyler yapacaklar.